Konuyu Oyla:
  • Toplam: 0 Oy - Ortalama: 0
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
Hipokrat: Ben aslında...*
#1
86c7a7e6-afe2-487e-a345-97ebaf332a2a.jpg
Hangi meslekle uğraşıyorsunuz? Yaptığınız işi seviyor musunuz? Sizce hangi meslek ya da meslek grubu daha zordur? Tamam, herkesin kendine göre en zorudur ya da her işin elbette bir zorluğu vardır. Yalnız bazı meslekler vardır ki extra zordur. İşte bu mesleklerden birisi de doktorlardır. Gerçekten öyledir. Sonuçta insanla uğraşılan değil; insanın sağlığıyla uğraşılan bir meslek.

Bebek ateşlendi, doktora koş.
Teyzenin tansiyonu çıktı, doktora koş.
Ayşe'nin parmağı kesildi, doktora koş.

Bunlar asla bitmez. Dayanıklılık testlerinin olmaları gerektiğini söylerim hep. Sonuçta alerji varsa, kan görmeye dayanamıyorsa, iğneden korkuyorsa vb diğer tüm durumlar için sanki çelikten bir yelekle asla hiçbir şey geçirmemeleri gerekir. Ya da bence öyle. Cerrahlar mesela? Düşünsenize, durmadan kesip biçmeler. Ya kalpsiz olmaları şart ya da çok cesur ya da soğuk kanlı. Hastaneler ise onların yuvası. Çektikleri kahveli fotoğrafları burada,  sosyal medyaya koyacakları selfieleri burada belki... Belki de...

Metin tam da bu mesleği icra eden iki farklı kişinin iki farklı hastanede iki farklı şüpheli ölüme sebebiyet vermelerini anlatıyor. Hipokrat yemini eden doktorlar, kendilerini kapattıkları tuvalet ve vicdanları. Evet, evet hani gece yastığa yatarken "Vicdanım rahat." Deriz ya. Onlar tuvalette vicdanlarıyla beraberler. Yaşadıkları, yaşananlar, 5 sn öncesi, 10 sn sonrası... Sıkışmalar, bağrışmalar, çığlıklar, sözler, cümleler, sessizlik, çıkış yolu aramak, kahkaha atmak, tereddüt etmek, gülümsemek. Tüm duygulara hakim olmak ya da birinin bile elini tutamamak.

Erdi Işık'ın yazıp Kayhan Berkin'in yönettiği Hipokrat günümüzü en iyi anlatan oyunlardan biri. Canan Ergüder ve Kenan Ece ise başarılı performanslarıyla göz dolduruyor. (Galiba bi' tık fazla olsa da Yeşim karakterini canlandıran Canan Ergüder'i daha iyi buldum. ^^) Senkronize olmalarını izlemek ise keyifli detaydı. Oyunun dekorunu yapan Gökhan Kodalak'ı da ayrıca tebrik etmek isterim. Basit ama en anlamlı dekoru yapmış. O kadar basit görünümün altındaki derinlik ve şıklığı koruma duygusunu çok sevdim. Metni yazan Erdi Işık, olaylara öyle bir açıdan bakış atmış ki izleyiciler gülerken düşünsün istemiş. Kimi seyirci kendisini görmüş olabilir sahnede kimi seyirciyse böyle biri var bildiğim diyebilir. İnce espriler rocks. ^^

Oyun, sizi içsel düşünceye sevk ediyor. "Ben olsaydım ne tepki verirdim? Nasıl davranırdım?" Sorularına cevap arayacağınız türden. Şehirli, kültürlü, iyi meslek sahibi iki kişinin vicdanına doğru yolculuk yapacağınız Hipokrat oyununda türlü türlü kavramlar üzerine epey kafa yoracaksınız. (Spoiler yok, büyü kaçmasın) Bambaşka sonlar tercih edilebilirdi elbette yalnız bu son çok da vurucu bi' son olmuş. Hipokrat'ı listenize eklemeyi unutmayın.

Sevgiler.

* Oyunda geçen söz. (Pekiii ya sen aslında???)

OYUN KÜNYE BİLGİLERİ
Yazan: Erdi Işık 
Yöneten: Kayhan Berkin
Yön. Yardımcısı: Gözde Kamar
Dekor Tasarım: Gökhan Kodalak
Video& Animasyon: Gizem Kızıl
Oynayanlar: Canan Ergüder, Kenan Ece
Afiş Fotoğraf: Deniz Akseki
Afiş Tasarım: Galip Aksular


kaynak: ranini.tv
Ara
Cevapla


Hızlı Menü:


Şu anda bu konuyu okuyanlar: 1 Ziyaretçi

Online Shopping App
Online Shopping - E-Commerce Platform
Online Shopping - E-Commerce Platform
Feinunze Schmuck Jewelery Online Shopping